Samsun Hidrosel Su Fıtığı Tedavisi

Samsun hidrosel su fıtığı tedavisi, hidrosel köken anlamında bakılınca su ve cele anlamlarını taşır. Aynı zamanda tümör kelimesinden de gelir. Bu hastalığın net tanımını yapmak gerekirse de; halk arasında su fıtığı olarak bilinen, erkek testislerini çevreleyen önemli zardaki sıvının normalin üzerinde olması olarak bilinir. Normal bir insanda testisin kayganlığını sağlamak üzere bu zarlardaki sıvı miktarı yaklaşık 0,5- 1 ml aralığındayken hidrosel rahatsızlığı olan hastalarda bu miktar 100 ml ve üzeri seviyelerine kadar çıkar. Peki, bu hastalık nasıl tedavi edilir, türleri nelerdir? Tanısı nasıl konulur? Merak edilen tüm bu soruların yanıtlarına içeriğimizin devamından ulaşabilirsiniz.

Hidrosel tipleri nelerdir?

Hidrosel hastalığı totalde iki başlık altında incelenebilir. Erkeklerde görülen bu hastalık yetişkin ve bebek hidroseli olarak ikiye ayrılır. Bunları tanımlamak gerekirse de;

Doğumsal hidrosel: Erkek çocukların testisleri hamilelik sırasında karın içine yerleşmiş durumdadır. Hamileliğin 14. Haftasından itibaren anne karının alt kısmına doğru ilerleyiş göstererek testis torbasına yerleşir. Bu sürece karın zarı da eşlik etmektedir. Bu aşamalardan sonra karın zarı ipliksi bir kıvama gelerek tamamen kapanır. Kapanan karın zarındaki sıvılar testis bölgesinde birikmeye başlar. Bu duruma hidrosel ismi verilir. 

Yetişkinlerde hidrosel: erkek bebeklerin aksine yetişkinlerde de 40 yaş ve üzerinde genelde hidrosel rahatsızlığı görülür. Yetişkinlerde görülme nedenleri ise çeşitli hastalıklardan kaynaklanabilir.  Genelde böbrek nakli yapılan erkek hastaların %70’inden fazlasına görülen bir rahatsızlık olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Hidrosel belirtileri nedir?

Samsun hidrosel su fıtığı ameliyatı hidrosel rahatsızlığının belirgin hiçbir belirtisi bulunmuyor. Yani kusma, ağrı ve sızı gibi çeşitli belirtileri bulunmuyor. Genelde uzman hekimlere başvuran hastalardaki ortak sorun testislerdeki beklenmedik şişliklerdir. Bu şişlik üzerine uzman doktora başvuran hastalar muayene edilir ve ardından varsa hidrosel tanısı konulur. Bebeklerde görülmesi halinde 2 yaşına kadar hiçbir tedavi uygulaması yapılmadan, bu yaşa kadar geçmesi beklenir. Eğer geçmezse cerrahi yöntemle tedavi edilir. Genelde bu tedavi sırasında sünnet işlemi de uygulanarak tamamlanır. Yetişkin hastalarda da yine cerrahi tedavi yöntemi tercih edildiğini söylemek yanlış olmayacaktır.